Yozgat’ta TMO Önünde Sıra Bekleyen Çiftçi: “Gübre borcum var, mazot borcum var, her türlü borcum var. Bütün mal varlığımı, bu işi satıyorum…
SEYFİ ÇELİKKAYA
Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) alımlarda kriter belirlemediğini, damperli olmayan kamyon ve traktörlerden alım yapmadığını belirten çiftçilerden Ferhat Öztürk, “Üç gün, dört gün burada yatıyoruz. Bütün mal varlığımı sat, borcumu ödeyemem. 50 gün, 60 gün ödeyecek. Alacaklım durmuyor, para istiyor. Çünkü borcum var gübreciye borcum var mazotçuya borcum var her türlü borcum var. Bütün varlığımı satıyorum, bu işi bırakıyorum” dedi.
6 milyon 130 bin 324 dekarlık alanda yaklaşık 45 bin kayıtlı çiftçinin üretim yaptığı Türkiye’nin en önemli tarım bölgelerinden biri olan Yozgat’ta hasat sona ererken, çiftçiler ürünlerini teslim etmek için sırada bekliyor. Toprak Mahsulleri Ofisi’ne (TMO) çalışma, sorunlarının bir an önce çözülmesini istiyor. beklemek.
“BUĞDAYIMIZIN TAMAMI YEMLERE GİDİYOR”
Hasat ettiği buğdayı TMO’ya teslim etmek için sırada bekleyen Yozgatlı çiftçilerden Tugay Efe, “Buğdayımızın tamamı yemliğe gitti, bu bizim sorunumuz” dedi.
“Hep 7,5 lira. Geçen yılın parasıyla hesaplayınca bu enflasyonla aslında buğdayımız 3 lira oluyor. TMO ‘biz kapalı kasa arabaları kırmıyoruz’ diye yeni bir birim daha çıkardı. Benim kamyonum var. kargomu ödeyin.Müteahhit bir ton 70 lira verdi.Müteahhit personele 14 lira veriyor yıkım için.Bizim köpeklerden farkımız yok.”
“ÇALIŞANLAR VAKA ARABALARINI TAHRİK ETMİYORLAR. YAPMAYINCA ORTADA KALDIK”
Çiftçilerden Metin Akkuş, yaşanan sorunları şöyle özetledi:
“Ben de çiftçiyim, nakliyeciyim. Şimdi nakliyeleri getirdik. Kendi buğdayım harmanda kaldı. Buğdayımı getiremem. Satamam. Devlet bir açıklama yaptı. Buğday fiyatı Eksper geliyor buraya kaliteli buğday getiriyoruz diyor 7 bin 500 lira diyor 8 bin 100 lira 8 Fiyat açıklandı 7 bin 500 Derdimiz büyük Milleti görüyorsun rezalet şimdi buğdayım var nakliyeciyim barınmaya destek oluyorum ulaşımdan geçimimi sağlıyorum personel kasalı arabaları yıkmıyor yıkmayınca ortada kalıyoruz Müteahhit 80 liraya aldı, personel 15 lira alıyor Parasını veriyor personel zıplıyor biz yıkmıyoruz diyor para verelim diyoruz kabul etmiyor ne yapacağız? Şimdi buğdayım harmanda kaldı Kim getirecek Kim sürecek Araba da bulamıyoruz Kamyonum var nakliye mi vereyim Buğdayları çekerim ev geçindirmek için para kazan. Çocukları okutuyoruz, ihtiyaç sahibiyiz.”
“TRAKTÖRÜN TAKSİTİ GELDİ, PARASI YOK”
Nurullah Türker isimli çiftçi şunları söyledi:
“8 bin 250 liraya buğday satan arkadaşımız var mı? Bütün listeler onlarda. Buğday getir 7 bin 500 lira diyor. Şimdi çiftçi traktör almış. Traktörün taksiti geldi para yok. 30 Ağustos’ta Tarım Kredi Kooperatiflerinde taksit var para yok.Önceden haftada 10 gün ödeme yapıyorlardı.Bu yıl nasılsa 28 Mayıs’tan sonra her şey “Eylül sonunda 45 günde ödemeler değişti. . Eylül sonunda parayı alacağız. Şimdi temerrüde düşecek, tüm faizimiz üç yüz lira olacak, onunla otomatik olarak iki yüz lira ödeyeceğiz. O zaman buğdayımıza ne oldu? 8 bin 250 liraya 7 bin 500 liraya buğday alındığını açıkladı. “Otomatik olarak buğdayımız iki liraya düşecek.”
“DEVLETİMİZ BİZE PARA VERMİYOR BORÇLARIMIZDAN DÜŞSÜN”
Çiftçi Mustafa Arslan, çiftçinin yaklaşık 2 yıldır buğday üretmek için uğraştığını ve son aşamaya geldiklerini hatırlatarak, “İki yıldır her türlü zorluğun üstesinden geldik ama maalesef buğday satmanın zorluğunu aşamayız.” ne yazık ki kendisine borcu olan tahılı satıp borcunu ödeyeceği zaman büyük bir acı içindedir. Sistemik sorunları var, sisteme takılıyor. Aslında analizi çok kolay, ufak tefek sorunlar nedeniyle burada bu sıcakta insanlar önemli ölçüde mağdur oluyor” dedi.
TMO’nun önünde ciddi sıkıntılar olduğunu ve çiftçinin randevu bulamadığını belirten Arslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Uyumayı unuttuk, sanki sabaha kadar bilgisayar başında randevu var. En erken randevu 9. ayın 6’sı, şu an bu sisteme giriş yaptığınızda. Daha 25 gün var. İnsanların borçları var. geçmiş yıllarda buğday satarsın üç iş günü para yatırılır hesabına. 8. ayın başında ödünç alayım. Banka borçlarımız var. 8. ayın 15’i doluyor. Nasıl ödeyeceğiz? Buğdayları devlete sattık. En azından bu yapılabilir; Devlete borcun var mı? Devlete borcunuz var mı? Devlete borcunuz var mı? “Var. Bari orada olanı kessinler. Peki neden devletimize ekin satıp bankadan kırmızı kalem yesek, borç ödemeyecek duruma gelelim. Devletimiz vermesin. para, borcumuzdan düşsün. Hani orda borcumuz varsa borcumuzdan kessin.” Bu çok kolay bir işlemdir. İnsanlar bunu düşünüyor. Verimlilik Çok şükür ortadaki kalem pürüzsüzdü ama girişler çok fazlaydı. 37 liraya mazot yakıyorsun. Geçen yıl 7 bin 500, 7 bin 300 lira civarında buğday sattık. Geçen yıl 18 lira euro civarındaydı. 7.5 liraya buğday sattık. Paramız ezilmesin diye artık kar istemiyoruz. Euro bugün 29.80-30 lira, buğdayımız yine 7.5 lira. Seneye bu parayla bu mazotu nasıl alacağız? Nasıl gübre alırız? Sizce de desteklenmemiz gerekmiyor mu? Bu nasıl olacak?”
“BÜTÜN VARLIKLARIMI SATTIM, BU İŞİ BIRAKTIM”
Ferhat Öztürk, yaşadığı sıkıntılardan dolayı çiftçiliği bırakacağını anlatarak, “Çiftçiyim. Arkadaşlarımın dediği gibi üç gün dört gün burada yatıyoruz. Sadece TMO’dan uzman arkadaşlarımız iyi, ama TMO’dan başka bir uzman arkadaş daha alırlarsa gece 12:00’a kadar çalışıyorlar sıra yok bütün mal varlığımı satıyorum borcumu ödeyemiyorum bana 50 gün 60 gün ödeyecek alacaklım durmuyor para istiyor.Çünkü borcum var gübreciye borcum var mazotçuya borcum var her türlü borcum var.Bütün varlığımı satıyorum bu işi bırakıyorum’ dedi yansımasını getirerek dile.